Dr. Henry Cloud ve Dr. John Townsend’in yazdığı “Sınırlar”
kitabını okuyorum. Çok yakın zamanda tandığım bir psikiyatrist’in
önerileri (bu kitap da önerilere dahil) hayatımı değiştirdi. Bugüne
kadar yaşadığım birçok sorunun arkasında aslında koymakta, uygulamakta
sıkıntı yaşadığım “Sınırlar” olduğunu farkettim.
Girişi Gülse Birsel’in Yalan Dünya dizisi ile yapmak istiyorum. Diziye başladığında almadığı eleştiri kalmamıştı. Bazı internet sitelerinin (Örneğin: http://www.gecce.com/yazi/yalan-dunya) yorumlar
bölümlerine baktığımızda durum net olarak ortaya çıkıyordu. Daha
dizinin ilk bölümü bile bitmeden yorum yapanlar, bileti kesenler vardı.
Ne mi oldu? Tabii ki kapak oldu. Acaba bu ülke bugüne kadar zekanın en ince ayrıntısına kadar kullanıldığı başka bir dizi gördü mü?
Her karakter kendi içinde müthiş olduğu gibi, Gülse Birsel’in yarattığı
eko-sistem sayesinde yarattığı karakterler de senaryoya fikir ile
destek oluyorlardır. En küçük ayrıntı bile dizide önemli. Örneğin
Nurhayat’ın ayakkabısı biraz daha yüksek topuklu ve sivri burunlu olsa,
ilgi onun kişiliğinden ziyade seksapelliğine yönelecek.
Gülse Birsel bu kadar çalışarak neyi hedefliyor? Para olmadığı kesin. Çünkü zaman ile para harcama ters orantılıdır.
Mutlaka mesleki tatmin aldığı doğru. Halkı mutlu etmeye mi çalışıyor?
Onda da başarılı. Örneğin ben çok mutluyum. Cuma akşamları diziyi
kaçırmak istemiyorum. Ama bunda bir sınır olması gerekmiyor mu sizce?
Yani bu insan bu yoğun tempoda kendi hayatını ne kadar yaşayabilir ki?
Bunu merak edeneniniz sanırım çıkmıştır. Bence Gülse Birsel zamanının
sınırsız olduğunu düşündüğü için artık “Sınır”
sorununda son noktadadır. Kendisini sadece örnekledim. Bu söylediklerim
onun için hiçbir şey de ifade etmeyebilir. Eşi Murat Birsel arkadaşım
olduğu için de açıkçası alınmasını da istemem.
Kitaba dönüp, alıntılarla iş yaşamımda “Sınırlar” konusunda
yaşadıklarımı listelersem. Bugüne kadar anladıklarım aşağıdaki gibiydi:
Bu kitapta kişiler 4’e bölümde inceleniyor:
Ben 18 yıl boyunca aslında Yönlendirici Denetleyici
(sayfa 58) birisi ile ortaklık yaptığımı şimdi anlıyorum. Başkalarının
sınırlarından dışarı çıkmaya ikna etmeye, yani evet dedirtmeye
çalıştıkları; istediklerini elde etmek için koşulları dolaylı olarak
manipüle ettikleri; kendi yüklerini taşımaları için başkalarını
kandırdıkları; kendilerini suçlu hissetmelerini sağlayacak ifadeler
kullandıkları bu kişilerin özellikleri arasında olduğu görülüyor. Sahte eğilimlerin kural koymadaki sorunlar arasında olduğu dikkatimi çekti. Özellikle Suçluluk Duygusu ve Geri Ödeme
benim için kaçınılmaz son olmuştu. Eğer karşı taraf devamlı olarak
karşısındakine suçluluk duygusu yaşatırsa, siz de sürekli olarak onu
mutlu etmek için elinizden geleni yaparsınız. Kendinizden önce karşı
tarafın mutluluğu ön plana çıkar.
Teknoloji Holding’deki ortaklığımda benim için ortağım benden daha önemliydi. Sanki kendimi kanıtlarcasına çalışıyordum. “O aslında benim yarattığım işleri benden daha çok bile hakkediyordu!!!” Eski ortağım ayrılma esnasında “bugüne kadar tüm iş geliştirmeyi sen yaptın, dolayısıyla tüm bilgi birikimi sende. Ben bu yüzden Teknoloji Holding’i istiyorum”
demişti. Ben kendisine hak vermiştim. Universal Kredi Kartları A.Ş.’yi
TMSF’den çok net olarak itiraz etmeme rağmen onu kırmamak adına satın
almıştık. Onun da getireceği işler olmalıydı ve olacak bir başarı onun
kendine olan güvenini arttıracak, o mutlu olacaktı. Şimdi ayrılma
esnasında benim normal olarak “bu şirketi sen aldırdın ve ısrar ettin, senden kalması normaldir” demem gerekirken, dünyada görülmemiş bir şekilde “Açık Eksiltme”
ile şirket ona kaldı. Yani üstüne para ödedim ve Bilyoner’i aynı gün
ona satarken bu rakamı da hesaptan düştük (Sözleşme örneği için tıklayınız).
Nasıl yani demeyin? Universal Kredi Kartları karşı tarafa en fazla para
verende değil, en fazla para alanda kaldı çünkü şirket daimi olarak
zarardaydı.
İş yaşamımdan verdiğim örneklere bir tane daha eklemek
istiyorum. Gençler biz girişimcileri rol model olarak alıyorlar ve bu
yüzden bizlerle zaman geçirip, onlara yol göstermemizi istiyorlar. TOBB Genç Girişimciler Üst Kurulu üyesi olarak 45 üye arasında en fazla konferans veren benim. Bu benim en başarılı “Girişimci” olduğumu göstermiyor. Benim “Hayır”
diyemediğimi gösteriyor. Son anlarda kurtarıcı olarak arandığımı
biliyorum. Akşamüstü saat 17:00′de sabah 9:00′da jüri üyesi oluverdiğim
günler gibi. Öğrenciler bana yazıp, üniversitelerine davet ettiklerinde
onları kıramıyorum. Ama artık bu şekilde devam etmem zor. Ne yazık ki
zaten sağlık durumum nedeniyle yıl sonuna kadar lise ve üniversite
konferanslarımı durdurdum. Ama gelecek yıldan itibaren daha yararlı
olabileceğim başka bir yönteme geçmeyi planlıyorum. Beni rol model alan
öğrencilere “başarı/başarısızlık hikayeleri” yerine daha farklı bakış akışı kazandıracak hikayeler anlatmak istiyorum. “Sınırlar” konusu bile kendi başına bir konu. Hatta kendi çocuklarım için bu konuda çalışmaya başladım bile.
Kategori: Haberler -
April 9, 2012
|
13 Nisan 2012 Cuma
Başkaları İçin Yaşamanın Dayanılmaz Ağırlığı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Am xavi Gerad jude, Aiicco inssurance plc bir temsilcisi.
YanıtlaSilSize bir kredi ihtiyaci varsa bugün e-posta yoluyla bugün bize ulasin, istediginiz kredi ile size yardimci olabilir:
(xavigeradloanfirm@yahoo.com)
Yilbasi kredileri% 3 faiz orani sadece avelable vardir. Ciddi basvuran, ancak daha fazla bilgi için irtibata geçiniz. Biz renging krediler
sunuyoruz
3000 sadece US $ Euro ve pound 50,000.000 için.
Biz dahil kredi her türlü teklif
Bireysel krediler:
Isletme Kredileri:
Ögrenci Kredileri:
Insaati krediler:
Ev kredileri:
Is expandsion krediler:
Borç konsolidasyonu kredi:
Biz hizli ve dinamik test edilmis ve güvenilir bulunmaktadir.
Daha fazla bilgi için (xavigeradloanfirm@yahoo.com): E-posta Iletisim.
Sr Gerad jude görüyoruz.